YaratıcıKalem
Active member
Turistler hâlâ şehrin çevresinde görülebiliyor ancak sayıları daha az.
Kudüs:
Gazze Şeridi ve çevresinde İsrail ile Filistinli militanlar arasındaki ölümcül çatışmalar üçüncü gününde de devam ederken, Kudüs’ün genellikle hareketli sokakları Pazartesi günü son derece sessizdi.
Kudüs’te yaşayan 40’lı yaşlarındaki Filistinli May Bahbah, “Kudüs gerçekten de hayalet bir kasaba” dedi.
AFP’ye kepenkleri kapatılmış bir manavın yanında duran kadın, “İnsanlar korku ve endişe içinde” dedi.
Bahbah, şehrin İsrail tarafından ilhak edilen doğusunda yaşayan Filistinlilerin “işlerine gitmek zorunda olduklarını ancak savaş durumu nedeniyle İsrail güçleri tarafından istismar edilmelerinden endişe duyduklarını” söyledi.
Eski Kent’in ana pazarı olan Han el-Zait yakınlarında Pazartesi günü birkaç mağaza açılmıştı.
Tam adını açıklamak istemeyen 42 yaşındaki Hazem, Filistin’in Silvan mahallesinden bazı işlerini halletmek için gelmişti ve gözle görülür bir şekilde öfkeliydi.
AFP’ye verdiği demeçte, “(İsrailli) polis memurları benden arabadan inmemi istediler ve arabayı aradılar ve bir elektrik prizi test cihazı buldular” dedi.
“İçlerinden biri bana çok sert tokat attı ve bana saldırmak istediklerinde bir Arap subayı onları durdurdu.”
Şehrin batısında, 70 yaşındaki İsrailli emekli Sara, şehrin normalde yoğun olan ve artık neredeyse terk edilmiş olan ana yollarında sabah yürüyüşünün ardından bir bankta oturuyordu.
“Sokaklarda çok fazla insan görmedim ama bu doğal, bu bir savaş!” dedi. “Hepimiz endişeliyiz… Orduda birileri olanlar çok endişeli.”
Şehrin etrafındaki atmosfer “bana, Arap ordularının ulusu yaralayan bir savaşta İsrail’e saldırdığı 1973 yılını hatırlatıyor”.
Birkaç gün önce Yahudi bayramı Sukkot’ta insanlarla dolu olan First Station ticaret merkezinde, vitrinlerin büyük çoğunluğunun “kapalı” tabelaları göstermesi nedeniyle işler durma noktasına gelmişti.
Hamas militanlarının İsrail’in güneyini hedef alan sürpriz saldırısıyla Cumartesi günü erken saatlerde şiddet olayları patlak verdiğinden beri, ne şehrin doğusunda ne de batısında okul haftası başlamadı.
Resmi rakamlara göre o tarihten bu yana İsrail’de yaklaşık 700, abluka altındaki Gazze Şeridi’nde ise 560 kişi öldürüldü.
‘İçeriden ölüyorum’
Pazartesi günkü kuvvetli rüzgarlar ve yağmur, Kudüslüleri evlerinden ayrılmaktan daha da caydırdı.
“Ne yarın ne de yarından sonra” yeniden açılacağını söylediği First Station yerleşkesinin müdürü Itamar Taragan, “İçeriden ölüyormuşuz gibi hissediyoruz” dedi.
AFP’ye verdiği demeçte, bazılarının “restoranlarını yalnızca askerlere, itfaiyecilere ve bunun gibi şeylere yemek pişirmek için açtığını” söyledi.
Taragan, “Nefes almak zor” dedi. “İnsanlar bütün gün televizyon izliyor, kaçırılan kişilerin Haberlarına bakıyor ve bu kişiler sizin çocuklarınız olmasa bile şoktasınız.”
Zamanını İsrail ile ABD arasında paylaştıran 56 yaşındaki avukat Auerbach, Pamela Auerbach ve Jane Medved’in birkaç açık mağazadan biri olan organik süpermarketten “sessiz” bir şehre adım attıklarını söyledi.
Birçok gencin savaştan sıkıntı çeken ailelere yardım teklif ettiğini gördüğünü söyledi.
67 yaşındaki üniversite profesörü Medved’e göre, “insanlar meşgul, hepsi bu. Evden çalışmakla meşgul. Yerinden edilmiş veya yaralı İsrailliler ve askerler için yardımı organize etmekle meşgul.”
Turistler hâlâ şehrin çevresinde görülebiliyor ancak sayıları daha az. AFP’nin görüştüğü kişilerin birçoğu ülkeyi hava yoluyla terk edemeyeceklerinden endişe duyuyordu.
ABD’den gelen Jason Lyons, sosyal medyada gördüğü, çatışmanın dehşetini gösteren Haberların “çok moral bozucu” olduğunu söyledi.
Birkaç haftadır kaldığı 5 yıldızlı otelin önünde puro içen 54 yaşındaki adam, sokaktaki ruh halinde bir değişiklik hissettiğini söyledi.
New York’ta finans alanında çalışan 60 yaşındaki arkadaşı Murray Huberfeld de benzer bir gözlemde bulundu, ancak AFP ile konuşmaya başladığında Kudüs’te bir roket alarmı duyuldu ve dışarıdaki birkaç kişi barınaklara akın etti.
(Başlık dışında bu hikaye Haberler personeli tarafından düzenlenmemiştir ve ortak bir yayından yayınlanmıştır.)
Kudüs:
Gazze Şeridi ve çevresinde İsrail ile Filistinli militanlar arasındaki ölümcül çatışmalar üçüncü gününde de devam ederken, Kudüs’ün genellikle hareketli sokakları Pazartesi günü son derece sessizdi.
Kudüs’te yaşayan 40’lı yaşlarındaki Filistinli May Bahbah, “Kudüs gerçekten de hayalet bir kasaba” dedi.
AFP’ye kepenkleri kapatılmış bir manavın yanında duran kadın, “İnsanlar korku ve endişe içinde” dedi.
Bahbah, şehrin İsrail tarafından ilhak edilen doğusunda yaşayan Filistinlilerin “işlerine gitmek zorunda olduklarını ancak savaş durumu nedeniyle İsrail güçleri tarafından istismar edilmelerinden endişe duyduklarını” söyledi.
Eski Kent’in ana pazarı olan Han el-Zait yakınlarında Pazartesi günü birkaç mağaza açılmıştı.
Tam adını açıklamak istemeyen 42 yaşındaki Hazem, Filistin’in Silvan mahallesinden bazı işlerini halletmek için gelmişti ve gözle görülür bir şekilde öfkeliydi.
AFP’ye verdiği demeçte, “(İsrailli) polis memurları benden arabadan inmemi istediler ve arabayı aradılar ve bir elektrik prizi test cihazı buldular” dedi.
“İçlerinden biri bana çok sert tokat attı ve bana saldırmak istediklerinde bir Arap subayı onları durdurdu.”
Şehrin batısında, 70 yaşındaki İsrailli emekli Sara, şehrin normalde yoğun olan ve artık neredeyse terk edilmiş olan ana yollarında sabah yürüyüşünün ardından bir bankta oturuyordu.
“Sokaklarda çok fazla insan görmedim ama bu doğal, bu bir savaş!” dedi. “Hepimiz endişeliyiz… Orduda birileri olanlar çok endişeli.”
Şehrin etrafındaki atmosfer “bana, Arap ordularının ulusu yaralayan bir savaşta İsrail’e saldırdığı 1973 yılını hatırlatıyor”.
Birkaç gün önce Yahudi bayramı Sukkot’ta insanlarla dolu olan First Station ticaret merkezinde, vitrinlerin büyük çoğunluğunun “kapalı” tabelaları göstermesi nedeniyle işler durma noktasına gelmişti.
Hamas militanlarının İsrail’in güneyini hedef alan sürpriz saldırısıyla Cumartesi günü erken saatlerde şiddet olayları patlak verdiğinden beri, ne şehrin doğusunda ne de batısında okul haftası başlamadı.
Resmi rakamlara göre o tarihten bu yana İsrail’de yaklaşık 700, abluka altındaki Gazze Şeridi’nde ise 560 kişi öldürüldü.
‘İçeriden ölüyorum’
Pazartesi günkü kuvvetli rüzgarlar ve yağmur, Kudüslüleri evlerinden ayrılmaktan daha da caydırdı.
“Ne yarın ne de yarından sonra” yeniden açılacağını söylediği First Station yerleşkesinin müdürü Itamar Taragan, “İçeriden ölüyormuşuz gibi hissediyoruz” dedi.
AFP’ye verdiği demeçte, bazılarının “restoranlarını yalnızca askerlere, itfaiyecilere ve bunun gibi şeylere yemek pişirmek için açtığını” söyledi.
Taragan, “Nefes almak zor” dedi. “İnsanlar bütün gün televizyon izliyor, kaçırılan kişilerin Haberlarına bakıyor ve bu kişiler sizin çocuklarınız olmasa bile şoktasınız.”
Zamanını İsrail ile ABD arasında paylaştıran 56 yaşındaki avukat Auerbach, Pamela Auerbach ve Jane Medved’in birkaç açık mağazadan biri olan organik süpermarketten “sessiz” bir şehre adım attıklarını söyledi.
Birçok gencin savaştan sıkıntı çeken ailelere yardım teklif ettiğini gördüğünü söyledi.
67 yaşındaki üniversite profesörü Medved’e göre, “insanlar meşgul, hepsi bu. Evden çalışmakla meşgul. Yerinden edilmiş veya yaralı İsrailliler ve askerler için yardımı organize etmekle meşgul.”
Turistler hâlâ şehrin çevresinde görülebiliyor ancak sayıları daha az. AFP’nin görüştüğü kişilerin birçoğu ülkeyi hava yoluyla terk edemeyeceklerinden endişe duyuyordu.
ABD’den gelen Jason Lyons, sosyal medyada gördüğü, çatışmanın dehşetini gösteren Haberların “çok moral bozucu” olduğunu söyledi.
Birkaç haftadır kaldığı 5 yıldızlı otelin önünde puro içen 54 yaşındaki adam, sokaktaki ruh halinde bir değişiklik hissettiğini söyledi.
New York’ta finans alanında çalışan 60 yaşındaki arkadaşı Murray Huberfeld de benzer bir gözlemde bulundu, ancak AFP ile konuşmaya başladığında Kudüs’te bir roket alarmı duyuldu ve dışarıdaki birkaç kişi barınaklara akın etti.
(Başlık dışında bu hikaye Haberler personeli tarafından düzenlenmemiştir ve ortak bir yayından yayınlanmıştır.)